Yeni bir macera için aldığın bilet
Geride bıraktıklarının etkisiyle
Seni derinden yaralıyorsa
Trene binmeyi beklersin
Çünkü yola çıktığın an
Geri dönüş zordur
Bunu bildiğin için koltuğuna yaslanır
Hayatının bir diğer istasyonuna kadar
Gözlerini kaparsın
Bir sürü yol ayrımı çıkar karşına
Yol ayrımına kadar yaşadığın heyecan
Yol ayrımından sonra
Yerini kabullenmişliğe bırakır
Çünkü yolu seçtiğin an
Geri dönüş zordur
Sonrasında tüneller bekler seni
Hayatının karanlık, belirsiz, kötü anları
Tünelden nasıl ve nerede çıkacağın
Senin elinde olacak
Tünelden çıktığın anda
Nerede çıkarsan çık
Hayatının yeni tünelleri seni bekleyecek
Tünelin ucundaki ışığı görmek
Bir gün seni mutlu bile etmeyecek
Bu tekrarlı raylar
Gözlerindeki yaşların
Sorumlusu olacak
2 yorum:
Öyle kabullendim ben zaten. Öyle oldu çok kez. Öyle oturdum. Öyle bekledim. Düdükten önce elveda diyemedim. Öyle oturdum. Kafam camda. Camda yağmur. Bana inat. Öyle yağdı. Işık inatçı. Işık orospu. Işık tam alışmışken tünelin ucundan kayboldu. Öylece girdim tünele. Karanlık geldi. Öyle oldu çok kez. Sadece ses. Salt huzursuzluk. Öyle alışkanlıklar. Karanlıkta doğdum. Tünele doğdum. Bir tünelden doğdum. Tünele girdim. Oturdum. Bilet elimde. Bilete bakamadım. Bakamadan yırttım. Öyle yırttım ki. Unufak. Bedenim eksiksiz. Ruhum unufak. Raylarla aramda tren. Rayların üstünde ben olmalıydım. Öyle yatmalıydım. Üstümde tren. Lime lime bedenim. Öyle paramparça. Tünel içinde. Karanlıkken yine. Camda yağmur demiştim ya. Yalan. Öyle yalan ki. Yağmur değil. Gözyaşı. Suni ya da gerçek. Öyle nemli. Öyle ağır. Öyle benim ki...
Raylar nereye gider? Tüneller ne kadar uzar? Tünelden çıkınca hala gözlerim kapalı olursa, tünel, yine de bitmiş sayılır mı?
Işık hiç bitmeyecek, gözyaşı da. Işık arttıkça artacak...
Yorum Gönder